“Devlet”, Dünya Basketbol Şampiyonası’ndaki protestocuları arıyormuş!
Görüntüler taranıyor…
Koltuk numaraları aranıyor…
Bilet sahiplerinin isimlerinin tespitine çalışılıyormuş.
***
Sonra?
İntikam!
Çünkü devlet ve hükümet kızdı!
***
Orada, o ortamda, “dünyanın gözü önünde” Cumhurbaşkanı’nı, Başbakan’ı protesto etmek ayıp olabilir, kaba olabilir, vefasızlık, düşüncesizlik, kadirbilmezlik, mutlu bir tabloya çamur atmak olabilir.
Hepsi olabilir. Veya kimimiz öyle düşünmeyebilir.
Sonuçta, ister ferdi ister örgütlü, bir başkasına şiddet uygulamayan protesto “hak”tır.
Ne izin alınmasını gerektirir, ne lütuf ister, ne nezaket kurallarına bakar, ne hassas bir vicdan terazisi taşımak zorundadır.
Taammüden yahut spontane…
Protesto, ağzımızdan düşürmediğimiz demokrasinin; ani, hızlı, patlayan “fast break” hücumlarından, en doğrudan katılımlarından biridir.
***
“Bir şiir yüzünden” cezaevine düşenler; farklı sözün, farklı sesin, sesli öfkenin, şiddet dışı patlamanın kıymetini anlamayacaksa, demokrasiden ne anlayacak?
Herkes Cumhurbaşkanı ya da Başbakan veya Orgeneral, ne bileyim patron, müdür gördüğünde ceketini ilikleyip hazır duruşa geçmek zorunda değil.
“Vatandaş” cumhuriyet ve demokrasinin kağıt üstünde tanıdığı hakları (olsun) ve kağıt üstünde kaldırdığı imtiyazları pekala ciddiye alabilir…
Ve Cumhurbaşkanı’nın yaveri, Başbakan’ın özel kalemi, Paşa’nın posta eri gibi davranmayabilir!
***
Deyin ki oradakiler ayıp etti…
Olabilir…
Ama devlet intikam mı alacak şimdi?
Bülent Arınç referandumdan hemen sonra ne demişti: “Çok incindik, çok kırıldık, hakarete uğradık ama hiçbir zaman intikam peşinde değiliz.”
İyi de, resim resim, kaset kaset, tezahürat tezahürat, koltuk koltuk, kimlik kimlik “seyirci” ayıklayan kim?
Hangi “emir kulu” bir devlet işgüzarlığıyla “devlet adamı intikamı”nın kara listesini çıkartmaya koyuldu?
Hangi kral veya kraldan çok kralcı böyle bir kural koydu!
***
Bütün bunlar zihniyete dair.
Tribünde seyirci, gazetede yazar, TV’de konuşmacı, partide itirazcı, sokakta aykırı ses kovalamamaya dair.
Kendini “üstün” sayıp başkalarını güç ve zor yoluyla sindirmemeye dair.
Yoksa…
Muhtemelen o protestocuların bazılarının siyasi kültüründe de, başka huzurlarda biat etmek, susmak, itirazsız kalmak, eleştiri veya protestoyu ayıp, utanmazlık, saygısızlık saymak var.
Kimi işyerinde ya gık çıkaramıyor… Ya da güçlü ise, gıkını çıkartanı susturuyor.
Kimi, mesela komutanları asla tartışılamaz sanıyor.
Kimi başka toplumsal itirazlara küstahlık saçıyor, susturmak, bastırmak için tutuşuyor.
Kiminin dünyasında farklı olana, farklı konuşana, farklı inanana zaten yer yok!
***
Tabii bu dünya slalom pisti.
Kaypak kaymak herkese daha yakışıyor.
Mangalda kül bırakmayacaksın ama bunun adı ilke olmayacak.
Sen bağıracaksın ama öteki konuşmayacak.
Öteki bağırırsa susturmak için yanıp tutuşacaksın.
Herkesin kendi putları olacak. Başkasınınkini taşlarken kendi putuna sorgusuz tapacak.
Öyle işte.
Bir bakın hele; koltuk numaranız kaçmış?
Umur TALU - Habertürk
9/20/2010
"Milli İntikam"
Popüler Yayınlar
-
Başlıkta dediğim gibi bizim bildiğimiz klasik hanım dilendi bey beğendi örneğinin değişik versiyonu, boşluğa yani zincire değil alttaki ör...
-
Ne zamandır arıyordum bu bilgileri toplu bir arada. Belki merak edenlere yeni başlayanlara faydası olur. Hazırlayanın derleyenin ellerine...
-
Selamlar herkese, bugün evlerimizin vazgeçilmezi olan, organizer lerin baş tacı "hurç"lardan bir örnek getirdim size. Şu kapitone...
-
Hepimiz limonun az çok faydalarını biliyoruz, C vitamini bakımından zenginliği artık dilimizde. Ben bu sefer limonun kabuğu ile ilgili bir k...
-
Ben çok sevdim bu çantayı, tamamen tığ işi, düz trabzan, ve dönüşte tek sıra sık iğne (tarbzanın arka tek ilmeğine batırılarak yapılan s...
-
Sabah pek tv bakamıyorum ama bugün fox tv de Ömer Çelakıl'ın programında İbrahim Saraçoğlu konuktu, yine mesleği ile ilgili bilgiler ver...
-
Bebekler için yapılan örgüleri çok seviyorum, hem çabuk bittiğinden hem onlar gibi minik ve şirin olmaları beni cezbediyor. Bence bebek göz...
-
Yılbaşı hazırlıklarını sürdürenler için minik bir uğraşı, el işi kağıdından 3D kağıt top, sayfasında PDF formatında kalıpları verilmiş, size...
-
Herkese mutlu haftalar, güzel günler güzel dostluklar dileği ile haftanın ilk gününden, ilk konuyla selam diyorum. Hafta sonu oldu mu mu...
-
Herhalde en çok ve en sık yıpranan örtü, bu ütü kılıfarıdır. Şu yanmayan kılıfları bir türlü hazetmedim gitti. Kendi diktiğim kılıflar daha...
eee herkes Ezel seyrediyor nefessiz.Kin ve intikam.sevgiler
YanıtlaSilcanım DEMOKRASİ ve DİKTATÖRLÜK kelimelerinin aynı olduğunu sanan bir zihniyetle yönetiliyoruz.Bakalım alkışlayanlar ne zaman farkedecek.
YanıtlaSilreferandum oncesi billboardlarda, "fişlenmenin kaldirilmasi icin oyumuz evet"yaziyorlardi. simdi koltuk, koltuk fislenecek adam ariyorlar. Allah bizi fanatik cahillerden korusun...
YanıtlaSilGözümün nuru gelebildim nihayet fırsat bulup ve yazılarını da dikkatle okudum. Sana yürekten katılıyorum ve çok iyi anlıyorum. Fakat bu ülkede sayılamayacak kadar az mı kaldık anlayamıyorum. bu kadarmı gözler karardı, çıkarlar arttı ve menfaatlar bu denli mi benliği satılık hale getirdi anlayamıyorum. elbette bu kadar az değiliz ancak ne zaman kamçılacak duyguarımız ve ne zaman kükreyecek açıkçası çok merak ediyorum. Dilerim en kısa zamanda gerçek Türk insanı Türkliğine uyanır!
YanıtlaSilYüreğine kalemine sağlık bir tanem, kucak dolusu sevgiler ve ailene de saygılar...
Ayıp kaçacak biraz ama yuh artık, oha.
YanıtlaSil